üniversite kursu ankara






çakmak


Taşa vurulup kıvılcım çıkarılan çelik parçası. - isim

Çelik, taş, cam, plastik vb. maddeden yapılmış gaz veya benzinle dolu tutuşturma aleti.

Tabanca veya tüfeklerde bulunan tetik düzeni.

Kuruduğunda kalın kabuk bağlayan kabarcıklarla beliren ve genellikle yüzde çıkan bir deri hastalığı. - isim, tıp

Vurarak sokup yerleştirmek.

Çivi ile tutturmak.

Kazık çakıp hayvan bağlamak.

Bir şeyi başka bir şeye sürtmek, vurmak veya çarpmak.

Parıldamak, ışık vermek.

Saplamak.

Sezinlemek, anlamak, farkına varmak.

İçki içmek.

Anlamak, bilmek.

Vurmak.

Sınavda başarısız olmak.

Kabul etmeyeceği bir şeyi kurnazlıkla kabul etmesini sağlamak.

 



Örnek Cümle

Nasıl oldu bilmem, eğilip yakarken çakaralmaz çakmak kıvılcım çıkardı.

B. Felek

Çiviyi tahtaya çakmak.

İsa'nın ruhu eğer bugün içinden çıkmış olduğu yere inerek bu sahneyi görseydi, kim bilir patriklerini hangi oduna çakardı.

F. R. Atay

Atı çayıra çakmak.

Bir tanesi altısına yeterken, ben altı kurşunu bir tanesine çakıverdim.

A. Gündüz

Vallahi çaktı mı çakmadı mı anlayamadım. Parasını aldı, tüydü.

S. F. Abasıyanık

Ay, bu kadın İngilizceden de çakıyor mu?

N. Araz

Kalp parayı birisine çakmak.

 






Son Sorgulananlar

Sorgu

Anlamı

Birinci Çağın ilk dönemi ve bu dönemde oluşmuş yer katmanları. isim jeoloji

1. Yumuşak, yüzü ince havlı bir tür deri, süet. isim
2. Bu deriden yapılmış olan. sıfat

ayaktopu ya da futbol maçlarında hücuma geçilen takımın en az bir oyuncusunun topla oynandığı anda rakip takımın kale çizgisine, o takımın en yakın oyuncusundan daha yakın bulunması durumu isim spor

İşsiz, işsiz güçsüz, başıboş, amaçsız, yararlı bir iş yapmayan, aylak. sıfat

Soyutçu. sıfat felsefe

1. Satranç oyununda şahı koruyan taşlardan birinin yerinden oynatılamaması durumu. isim

2. İçinden zor çıkılır durum. isim mecaz

3. Tuluatta karşısındakine bir nükte veya tekerleme söyleme kolaylığını veren söz. isim

Bir dilin bütün veya belli bir çağda kullanılmış kelime ve deyimlerini alfabe sırasına göre alarak tanımlarını yapan, açıklayan, başka dillerdeki karşılıklarını veren eser, lügat. isim

Devinmekten ve özellikle kasların kasılmasından canlının edindiği duyum, kinestezi. fizyoloji

1. Cümle içinde geçen bir sözü, metin dışı tutmak için o sözün başına ve sonuna getirilen yay veya köşeli biçimde işaret, parantez. isim

2. Kalınan sayfayı belirlemek amacıyla kitapların arasına konulan ince, uzun karton parçası, bellik. isim

1. Çevresine göre aşağı çökmüş olan (yer). isim

2. Çene ve yanaktaki gamze. isim

3. Sin, mezar. isim

Hükümdarın, bütün siyasal kudreti elinde bulundurduğu yönetim biçimi. isim

Dilimize Gürcüceden girmiş olan iri yarı, kırıcı, sinirli, asık suratlı, sert kimse. anlamındadr. isim

Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2024

Sitemizin SEO çalışması Seo Uzmanı Zeze tarafından yapılmıştır.
anlaminedir.com bir nerededir.com sitesidir.